• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/PolatderesiKulturYardimlasmaDernegi/
  • www.twitter.com

Cemalettin OLGUN
ceolgun@gmail.com
Kapıdaki Yüzler
16/10/2018
KAPIDAKİ YÜZLER'DE YİTİP GİDEN DEĞERLER

      Memleketimizin genç edebiyatçısı Yıldırım Türk, Ötüken Neşriyat tarafından yayımlanan ikinci hikâye kitabı "Kapıdaki Yüzler" ile okuyucularına tekrar "merhaba" dedi.

      2012 yılında ilk kitabı "Ayrı Düşmüş Zamanlar" ile şiir tadında hikâyeler yazarak okuyucuların beğenisini toplayan Yıldırım Türk yeni kitabında bu geleneği bozmamış. Yine hikâyeleri aynı tatta, yine insanın yüreğine dokunmakta, yine okunurken düşündürmektedir.

      Divan edebiyatı şairlerimizden "Şairlerin Sultanı" Ahmet Paşa'nın divanından aldığı

      "Hikâyet-i gam-ı hicrân-ı yârı mı diyelim /
        Şikâyet-i sitem-i rûzigârı mı diyelim"

   beyti ile başlayıp 15. yüzyıldan zamanımıza akarak dünya meşgalesi yüzünden elimizden uçup giden kıymetlerimizi, hasletlerimizi kısacası neyimiz yok oluyorsa onları güzel bir üslûpla anlatmış.

      Dergimizin de yazarı olan Yıldırım Türk'ün son kitabı "Kapıdaki Yüzler"de birbirinden güzel on sekiz hikâye mevcut. Hangi hikâyesini okursanız okuyun; hikâyelerin mekânı, zamanı ayrı yerlerde olsa bile sanki Suşehri Çarşısı'nda, Gönüloğlu, Öksülü, Yalnızbağlar mahallelerinde bir evde veya sokak aralarında hâlâ ayakta kalabilen konaklarda geçtiğini sanırsınız.

      "Vahit Kayboldu" hikâyesi Suşehri'nin güzel çarşısında geçiyormuş gibi geliyor. Hikâyenin her satırı bana o hissi veriyor. Kimimizin veli, kimimizin deli dediği gönül dostu, çarşının, esnafın neşesi, iletişim elçisi bu güzelim insanlar yanı başımızdayken kıymet bilmiyoruz; ancak ortalıktan kaybolunca gözlerimiz yollarını bekliyor, Vahit elden gitmiştir, ara ki bulasın neşeyi, muhabbeti.

      "Son Konak" hikâyesi, eski Suşehri Sineması'nın olduğu sokakta yıkılan konakları ve eski mal pazarından çarşıya çıkarken Suşehri Ovası'nı seyre dalan yamaçtaki evleri hatırlatıyor bana.

      Yıldırım Türk bu hikâyesinde âdeta günümüze, ciğerimize dokunmuş. Ahşaba, verandalara, tavan süslemelerine, pervazlara, oluklu kiremitlere, cumbalara, sardunyalara dokunmuş. "Son Konak" her şeye katlanmış da sahiplerinin kendisini yıkan heyhule makinelere karşı çıkmayışlarına dayanamamış, yerle yeksan olmuş. Son güzel konağın hikâyesini mutlaka okumalısınız.

      "Kuşlar Döner mi Yurduna?" Anadolu'nun her evinde, her köyünde ve dumanı tüten her yuvasında geçebilecek bir öykü.

      Binbir emekle üzerine titrediği çocuğunu okutmak üzerine üniversiteye gönderen bir babanın hâl-i pürmelâli var. Çocuğu üniversitede, kendisi işinde gücünde olan babanın yuvasından uçurduğu güzel kuşunun başka mekânlar bulunca yuvaya dönmeyişini âdeta bir film senaryosu gibi anlatmış. Yıldırım Türk öyle bir kalem çalmış ki yüreklerimizi dağlamış.

      Anadolu'nun bağrından çıkan değerli edebiyatçımız Yıldırım Türk'ün diğer hikâyeleri de birbirinden güzel. "Aykırı Adam", "Akıp Giden Günler", "Taşrada Son Kalem" hepsinin içinde ayrı bir âlem...

      En iyisi, değerli kitapseverler "Kapıdaki Yüzler"i temin edin, tüm hikâyeleri onun kaleminden okuyun.

      Şairlerin Sultanı Ahmet Paşa'yı rahmetle yâd ediyorum. O kendinden önceki şairlerin şiirlerine nazireler yazarmış, âcizane üstadın başlangıçtaki beytine naziremi yaparak yazımı bitiriyorum:

      Hikâye-i Kapıdaki Yüzler'iahenkle okuyalım 
      Şikâyet-i ahvalimizi hayat ağacına diyelim

      Yıldırım Türk, Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. Aynı üniversitede yüksek lisans yaptı. Kırıkkale'yi çok sevmiş olmalı ki hâlâ orada edebiyat öğretmeni olarak görev yapmaktadır.
 
      

Yıldırım Türk, Kapıdaki Yüzler, Ötüken Neşriyat, 2018, 123 sayfa


1662 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

KATRAN BABA - 20/05/2020
KATRAN BABA
BAL HATUN CAMİİ / Levent Kürşat Kırca & Cemalettin Olgun - 28/04/2020
SUŞEHRİ BAL HATUN CAMİİ Levent Kürşat Kırca & Cemalettin Olgun
TÜRK KAYAKÇILIĞI SİVAS SUŞEHRİ BULDUR KÖYÜNDE BAŞLADI - 19/02/2020
TÜRK KAYAKÇILIĞI SİVAS SUŞEHRİ BULDUR KÖYÜNDEN BAŞLADI
HASAN MEŞELİ İstikbalin Valisi İmranlı Hanelerinde - 18/06/2019
Ne yanar kimse bana âteş-i dîlden özge Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı / Fuzuli
Anıtkabir İnşaatında Çıkan Tüneller - 15/06/2019
ABDURAHMAN USTA'NIN ANILARI
VELİ BABA TÜRBESİ - 17/01/2018
VELİ BABA TÜRBESİ BİR HUZUR BELDESİ
ŞAH TEPE - 01/04/2017
İmranlı Haber dergisi. 10. Sayı. Mart.2017
TARİHİ İMRANLI ÇEŞMESİ - 01/06/2015
HARBDAN HATIRA
TARİHTEN GÜNÜMÜZE KÖY MUHTARLARMIZ - 05/03/2014
MUHTARLIK TARİHÇESİ
 Devamı